Köydeyiz, korona sürecinde daha bir doğa sever oldum, çiçeklerim arttı hatta sebze yetiştirmeye bile başladım. Tam kapanmada da ayağımız toprağa değsin diye köye geldik. Artık bahçeyi de ektirmem lazım, komşumuz Ayşe ablaya sorucam, birini bulalım bizim bahçe için. Sıra sıra ekelim patlıcanı, fasülyeyi; yaz boyu yeriz mis gibi.
Neyse biz perşembe akşamından geldik, ama o ne hava; puslu, yağmayacak da belli, rüzgarlı huzursuz bir hava. İçime düştü bir sıkıntı, hava haber verdi sanki..
Ha köye geldik diye de köylü de olamadık, hala uzaktan uzağa çalışıyoruz. Cuma sabahtan kalktım, bilgisayar başında yerimi aldım, çalışıcam. Çalışıcam dediysem bizde uzaktan çalışma başladığından beri çalışma demek hep toplantı tam toplantı. Bitmek bilmiyor, yahu ben ne zaman işimi yapıcam, toplantılardan vakit kalmıyor!
Yine tüüüüm sabah neşemle bir toplantıya katılmıştım ki;
Aaaaa arazinin etrafında bir jandarma geziyor
-Ay birşey oldu, ben hissetmiştim zaten!
Hemen soluğu jandarmanın yanında aldım, buyur ettim bizim bahçeye. Jandarma da soruyor çobanın kızını gördünüz mü, kaybolmuş diye.
-Hani bilmesek neyse, duyan da küçük çocuk kayboldu sanıcak. Sümbülün kaçıncı kaçışı bu!
Yok diyorum kızı tanıyorum ama görmedim. Artık ne diyim ki ben buna. Allah vere de kötü birşey olmasa.
Bir kız kaçırma vakası
Ben size hikayeyi baştan bir anlatayım, iki sevgiliyle de konuştum, aileleriyle de. Sümbülle Behsat nicedir zaten sevgililer, ama kız reşit değil. Yani reşitmiş de, nüfusa geç yazılmış. Kızın babası istemiyor ama evlenmesini Behsatla, rıza göstermiyor. E adam da haklı, gül fidanı gibi kızı, öbürü gelmiş 40’ına, e sevmiyor da Behsat’ı. Hakkıdır, babadır. Ama Sümbüle sorsan, ohoo evde daha mutsuz, gelse de bir yuvasını kursa, 1 gün daha kalmak istemiyor baba evinde. Behsat desen kaç yaşında adam, gözleri yanıyor Sümbülü görünce, belli seviyor kızı. Ben sevgiyi görünce anlarım. Ay üstelik adam oldukça da zengin. Benim rızam var yani, olabilir bu ilişki 🙂
Benim bildiğim bu 4. kaçış vakası, bir öncekinde evlenmelerine babası izin vericem deyip, kız döndükten sonra büyük kavga çıkmıştı. Ay bugün neler olucak acaba??
Ben dalmış, ne olabilir diye düşünürken jandarmalardan öğreniyorum ki, kızın Behsatın evinde olduğundan süpheleniyorlarmış.
-Yok canım 🙂
Arama emrini bekliyorlar, emir gelene kadar da etrafta dolaşıyorlar ki Sümbül kaçamasın.
Bir yarım saat sonra emir geliyor; arama esnasında şahit gerekiyormuş, ben de şahit olarak onlara katılıyorum. Gidiyoruz bizim yan komşuya. Allah allah Behsat beyimiz pek rahat
-Herhalde kaçtı Sümbül
Valla ben ondan daha heycanlıyım, ömrü hayatımdaki ilk ev araması bu. Bırakın üst kata da ben bakıyım diycem, kendimi zor tutuyorum.
Az sonra bizim kızı tavan arasında buluyorlar, ay o da rahat; ben Behsat’tan habersiz gelip saklandım demez mi?
Valla kız, helal olsun sana 😉
Ben büyük olay çıkıcak diye bekliyordum ama bu sefer Sümbülün babası Ahmet Efendi yumuşadı. İmzayı atarım, evlenebilirsinizle sonuçlandı olay.
Şimdi bizi güzel bir köy düğünü bekliyor.
Ne giysem acaba?
* iç ses
** olay ve kişiler kurmacadır